KÜLLİYAT-I VUSTA
31
dedi. Cellât hayret içinde “Seni herkesten önce kılıca sürükleyen nedir?”
diye sorunca “Hayat çok kıymetlidir. Az da olsa arkadaşlarımı tercih ede-
rim” dedi.
Cellât ve hazır olanlar katli durdurdular. Durumu halifeye bildirdiler.
Halife “İşi kadılkudat, İshak oğlu İsmail’e götürün” diye emretti.
Ahmet en-Nuri yanaştı. Kadılkudat ibadetlerden, namazdan ve taha-
retten bazı sorular sordu. Yeterli ve şafi cevaplar aldı. Sonra en-Nuri:
“Yeryüzünde Yüce Allah’ın has kulları vardır ki, Allah ile işitirler, Allah
ile görürler, Allah ile giderler, Allah ile dönerler. Kendilerinden geçmiş-
ler, bütün teslimiyetle işlerini Allah’a bırakmışlardır” dedi.
Kadılkudat konuşmalarını duyunca uzun ağladı. Sonra dedi: “Bunlar
mümin, Müslüman değillerse dünyada mümin, Müslüman yoktur.” Du-
rumlarını halifeye arz etti. Halife beraatlarına karar verdi.
2. Ebu Hamza Beğdalı, meşhur sofi idi. Bişri Hafi’ye, İmam Ah-
med’e ve Sırri’ye arkadaşlık etmişti. Kıraat ilminde hayli maharetliydi.
Allah yolunda çok nöbet beklerdi. Çok cihat ederdi. İlim irfanda derinli-
ğine ulaşılamaz bir derya idi. 269 Hicri yılında vefat etti.
Çok önemli ve büyük bir iş olmasaydı evinden çıkmazdı. Gününü
ilim, ibadet ve düşünce ile geçirirdi. Söz etmişti ki, Allah’tan başka hiç
kimseden yardım istemeyeceğim.
Bir gün bir yoksul yanına gelir. Yanında verecek bir şey bulamayınca
üstündeki elbiseyi çıkarıp kendisine verir. Bundan sonra vecdi ve sevgisel
hâl kendisine hâkim olur. Çok coşkulu ve çok cezbeli bir duruma duçar
olur. Çıplak olarak sahraya doğru yol alır. O hâlde istemeksizin bir kuyu-
ya düşer. Birtakım sahra yolcuları kuyu başına gelirler. “Bu kuyunun bu-
rada açık kalması tehlikelidir. Her an bir gafil insan, içine düşebilir” der-
ler. Bazı çöl bitkileri getirirler. Kuyunun ağzını kapatırlar. Sonra üzerine
toprak dökerler, taş dizerler. ‘Yapmayın, beni kurtarın’ diye düşünür.
Ama Yüce Allah’a verdiği teslimiyet sözünü hatırlayarak susar.
“Ya Rab! Issız çölde bu kuyunun karanlığında senden başka çıkma
çaresini bulamıyorum” diyerek içi huzur ve güven dolu bir yürekle Kadir-
i Mutlak’tan çare bekler.