Basic HTML Version
KÜLLİYAT-I VUSTA
257
Düşünmeden, nefsani arzularının peşine giderse seviyesi hayvanların se-
viyesinden çok çok düşük olur.
Üstadımız Şeyh İzzettin el-Haznevî (k.s.): “Yüce Allah meleklere sa-
dece akıl vermiş, şehvetleri yoktur. Bundan ötürü suç işleyemezler. Hep
Allah (c.c.)’ın emrine koşarlar. Yemeden içmeden Allah’a ibadet ederler.
Yüce Allah hayvanları yaratmış, onlara sadece şehvet vermiş. Akıl ve
anlayışları yoktur. Onun için onlara şehvetlerini dindirmede, nefsani is-
teklerini yerine getirmede sınır yoktur.
Yüce Allah ikisinin arasında insanı yaratmıştır. Kendisine hem aklı
ve hem de şehveti vermiştir. Aklı şehvetine egemen olan insanın seviyesi,
meleklerin seviyesi gibi üstündür. Şehveti aklına galip olan insanın dere-
kesi, hayvanın derekesinden de alçaktır. Çünkü aklı olduğu hâlde sınırsız
davranır. İnsanlığına yakışmayan işleri yapar” derlerdi.
İNSANA ÇAĞRI
Ey insan! Kalp, bütün iş ve konuşmaların merkez ve kaynağı olduğu
için Cenab-ı Mevla’nın nazargâhı ve bakış noktası olmuştur.
Hele dikkat et! Gönül mütehassısı, insanlık rehberi ve beşeriyet yük-
selmesinin hakiki lideri Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şu nurlu vecizesini,
hasta ve gönül tedavisinde acizliğe uğrayanlara nasıl sunuyor? “Allah
(c.c.) suretlerinize ve cisimlerinize bakmaz. Lakin göğüslerde temerküz
eden gönüllerinize bakar.”
Kumaşın en üstün kalitesi, modaya ve boya uygun olarak dikilmiş,
güzel yüzlü, orta boylu, temiz tenli olan bir insan giyinmiş. Sathi
bakışları, yüzeysel sevgileri ve şimşek süratinde geçici övünmeleri ka-
zanır. Ama gönül derinliği iyi duygulardan yoksun ise Yüce Allah katında
dış görünüşün hiçbir ehemmiyeti ve değeri yoktur. Çok tuzlu, acı, mütea-
kip fırtınalı, inci ve balıktan boş deryanın değeri olmadığı gibi; vicdani
hislerden, insani düşüncelerden, akli kıyaslardan çıplak, fesat fırtınasıyla
dolu kalbin, kıymeti de yoktur.