KÜLLİYAT-I VUSTA
251
Ta ki bir bayan geldi ve beraberinde bir çocuğu vardı, ateşe girmek-
ten çekindi, çocuk ona “Ey anneciğim! Sabret zira sen hak (doğru yolun)
üzerindesin” dedi.
162
HADİSİN IŞIĞINDA NOKTALAR
• Lider, halkını bilinçlendirmek için, akıllarını olgunlaştırmak için,
din ve mana uğrunda dünya ve maddenin feda edilmesini göstermek için,
hak gelince batılın söndüğünü göz önüne sermek için ve Yüce Allah rızası
için çalışan kesin başarıya gideceğini bildirmek için örnekleri ve geçmiş
tarihlerde cereyan eden aydınlatıcı olayları bildirmelidir. Çünkü misaller-
le hakikatler daha kolay anlaşılır.
• Akıllı insan, olgunun doğru yolda yürümesini görünce hemen ona
yanaşıp yapışmalıdır. Gencin “rahib”e yapışıp bağlandığı gibi. Zira ancak
olgunlarla olgunluk, doğrularla doğruluk ve mutlularla mutluluk ka-
zanılabilir.
• Bilgin, bildiğinin devamını dilerse başkalarını bilinçlendirmelidir.
Bilgisini gücü yettiğince yaymalıdır. Zira ambarda kalan buğday güvele-
nir. Yararsız hâle gelir. Buğdayın artmasını ve kalışını dileyen buğdayı
ambardan ayırıp tarlaya serpmelidir. Çünkü ürün ancak bu metotla ka-
zanılır.
• “Su, küpte kalınca kokar” denilmiştir. Küpün suyu küpten
ayrılmayınca hayata, temizliğe kaynak olamadığı gibi, âlimin ilmi eğitim
ve öğretim yolu ile ondan başkalarına aktarılmadıkça –yarar bir yana–
zararlıdır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurur: “Yüce Allah kıyamet günün-
de yanında bulunan bilgiyi (başkalarından) saklayan kimseyi ateşten
alınmış bir gem ile onu gemler.”
• Ululuk davasında bulunan gözü gerçekleri görmekten kördür; ku-
lağı, doğru sözü dinlemesinden sağırdır ve aklı, hakikatleri anlamaktan
acizdir. Böyle bir kimse başa geçerse –hele Allah korusun hain olursa–
162 Müslim.