174
HÜSNÜ GEÇER
İnsansın, kitap ve sünnete uygun yaşarsan sultansın. Yoksa her ol-
gunluktan arınmış nefsani ve hayvani özellikleri taşıyan, her yönüyle
noksan olan, sadece şekil itibariyle insansın.
Makamın, malın, bilgin ne olursa olsun insanlığa yakışır (ki her türlü
haramdan ve tebzirden sakınmak başta gelir) davranışlı olmazsan çok kirli
bir bataklığa batmış olduğunu kabul etmelisin. Bu da vahamet, sefalet ve
çirkin yaşamın ta kendisidir. Bir ermişe el uzatıp figan etmekle teslim ol-
mak, çıkışın yegâne çaresidir.
HİKMETLİ BİR AÇIKLAMA
Sinek uğultu yaparak der ki: “Beni tutup bal teknesine atana bir dir-
hem vereceğim.” Bilenin birisi onu alır ve bal teknesine bırakır. Sinek
balı yer, sonra şişer, sonra bala batar, yapışır ve çaresiz kalır. Bu sefer de
daha engin ve üzgün uğuldayarak der ki: “Beni bal belasından kurtarana
iki dirhem veririm.” Sinektir, bir zararla girdi, iki zararla çıkış çaresine
bakar.
Ey sinek istekli! Sonucu düşünmeyen nefis! Haram şehvetler, sana
bal gibi tatlı gelir. Onlara kavuşabilmek için çok malını ve zamanını har-
camışsın.
Elde edip daldıktan sonra karanlık sonuçların, telafisi zor olan zararın
şuuruna varırsın. Bu sefer kurtulmak için erbab-ı kemale başvurmaya yel-
tenirsin. Bulacak mısın, bulamayacak mısın? Bulduktan sonra teslim ola-
cak mısın, olmayacak mısın? Teslim olduktan sonra seni kurtarabilecek
mi, kurtaramayacak mı? Kurtulduktan sonra temiz yaşamaya devam ede-
cek misin, edemeyecek misin? Zira ey zebun ve zayıf iradeli nefis! Senin,
alışkanlıklarından ayrılman imkânsız sayılır derecede zordur.
Gerekli olan her türlü bataklıktan uzak yürümektir, kirli alanlara ya-
naşmamaktır. Önemli olan Züleyha’nın Yusuf’a gönül kaptırmamasıdır.
Gönül kaptırdıktan sonra koparmak zordur. Yine mühim olan, Yusuf’un
şehvani isteklerine karşı, onun metanetini ve sabrını göstermektir. Ta ki
geleceğin güzelliklere gebe olsun, sen de insanların sultanı olasın. Yoksa
şehvetin haram batağına girmek, mutsuzluğun ta kendisidir. Zilletin en
alçak basamağıdır.