KÜLLİYAT-I VUSTA
299
SAFİRU TESİHHU
(YOLCULUK YAPIN, SIHHAT BULURSUNUZ)
Bilmeliyiz ki, yolculuk iki bölümdür; ruhani yolculuk, bedeni yolcu-
luk.
Ruhani yolculuk:
Akıl düşünceleridir. Adam evinde oturmuş çeşitli
bilgileri, ilgileri ve konuları kapsayan kitapları okur. Kimi coğrafyaya ait-
tir, okuyanı yerküresinin her parçasına götürür. Kimi astronomiye aittir,
okuyanı göklere, gezegenlere ve yıldızlara götürür. Kimi tarihe aittir,
okuyanı geçmiş zamanlarda, geçmiş toplumlara, olaylara hüküm ve hik-
metlere götürür. Kimi tıbba aittir, okuyanı çeşitli hastalıklara tedavilere ve
dermanlara götürür. Kimi doğaya aittir, okuyanı canlı ve cansız çeşitli
varlıkların yararlarına, zararlarına, oluşlarına, ölüşlerine, barınma yerleri-
ne, yiyecek ve içeceklerine götürür. Varlıkların bir kısmı okuyanı vadile-
rine, çaylarına, kayalarına, ağaçlarına, meyvelerine, kuşlarına ve ötüşleri-
ne götürür. Bir kısmı düzlüktür; okuyanı tarıma, çiçeklere, sümbüllere
çeşitli nimet hazinelerine götürür. Bir kısmı dağdır; insanı karlarına, du-
manlarına, kaynaklarına, güzel havasına, bakışı güzel noktalarına götü-
rür... Bunların her birisinin düşünülmesi; insana Yüce Allah’ın egemen
gücünü, kırılmaz iradesini, harika sanatını, genel bilgisini, hikmet ve mas-
lahata mebni icadını gösterir.
Bir adam da evin tenha bir odasında oturmuş ve ilgiyi her şeyden
kesmiş görünür ama; Şeyh Muhittin-i Arabi gibi, Uluğ Bey gibi, Celalud-
din-i Rumi gibi... fikirleriyle ufuklara giderler, felekleri dolaşırlar, mülk
ve melekut, maddi ve manevi âlemlere seyrüsefer hâlindedirler, oralarda
buldukları hikmet incilerini hafıza hazinesinde toplayarak; sözlü veyahut
yazılı olarak beşeriyete sunarlar. Böylelikle insan âlemi, insanlığın ve ol-
gunluğun zirvesine çıkar. Yeter ki o inci gibi sözlere ve yazılara kulak
verilsin ve dikkatle bakılsın.
Cismani yolculuk:
Adam, görgüyü bilgiye ilave etmek için cismani
yolculuğa başlar. Dünyayı gezer, insanları görür, gerek harabe, gerek
mamur olan insani eserleri müşahede eder. Ondan bir gül, bundan bir
sümbül, ondan bir hikmet, şundan bir ibret alarak –Sadi-i Şirazi, Evliya
Çelebi, İbn-i Batuta, Yakutî Hamevî gibiler– sahifelere derç ederler ve