KÜLLİYAT-I VUSTA
179
Resul-i Ekrem (s.a.v.) fazla üzerine gitmeden “Hayır, şefaat ederim”
cümlesiyle yetindi. Zira gönüllerin bardağı kırılınca tutunamaz. Tutunsa
bile iz kalır. Kirli ve kusurlu görülür. İlgiyi ve sevgiyi kolaylıkla kabul
etmez.
Berire, eşinin herhangi bir suçunu veya ayıbını beyan etmeden “Ona
hiç ihtiyacım yoktur” kısa cümlesiyle meramını ifade etti.
Evet, nübüvvet alanının tümü; edep, terbiye, nezaket ve insanlık şere-
fine yakışır davranışlardır. Onlardan çıkan her fert ve her toplum da nazik
efendi ve zariftir.
ŞİİR
Bütün İslam, nezakettir, ona ram ol, ona bağlan.
Bütün İslam, şehamettir, ona sarıl, ona yaslan.
Bu âlemde bu din gibi nezaket kaynağı olmaz.
Sakın milim kadar durma uzak, ey filizim ondan!
Gönül verme bu âlemde şuna buna, uyanık ol.
Göremezsin kitaplarda Kuran gibi olur burhan.
Kuran her insana nurdur, hidayet meşalesidir.
O gülzar-ı hakikattir, o deryadır, dolu mercan.
O hükümdür, o hikmettir o ahlaktır, fazilettir.
O irşattır, o bilgidir, onunla oluşur insan.
İSLAM ISTILAHINDA ŞEFAAT
İslam ıstılahında şefaat, kıyamette (ahirette) sıkıntı ve korkuyu gi-
dermek için başkalarının yararına ricada bulunmak demektir. Bu, enbiya-
ya ve salih kullara vardır.
Şefaat-i uzma, en büyük şefaat Peygamber Efendimize mahsustur.