Page 102 - Vusta

Basic HTML Version

KÜLLİYAT-I VUSTA
101
Görmüyor musun? Güzün toprak kuru, bitkileri kırık, hangi bölümü-
ne bakarsan ağlar hâlde görürsün. İlkbaharda bulut hayat suyu ile yeryü-
zünü kaplar. Bitkiler, güller ve sümbüller oluşur. Kuşlar öter. Hayvanlar
otlanır, bitki ve bereket olur. Evet, güneş batar ama doğudan daha şirin
doğmak için, ay oraklaşır ama dolunay hâle gelmek için. Örnekler çoktur.
Hiçbir zaman ümitsizlik sahrasında kalma, çalış, maddi ve manevi çabanı
göster. Zira Allah (c.c.) bol kerem sahibidir ve her şeye kadirdir.
UMULMAYAN KURTULUŞ
Küçük idik, kirli, sülüklü ve yılanlı bir gölün kenar kısmında am-
camın oğluyla suda oynuyorduk. Elimizde bulunan bir ağacı gölün or-
tasına attık. Ben yüzmeyi bildiğimden ağacı almak için gölün orta
kısmına doğru yüzerek gittim. Ağacı almak için yüzmeyi bilmeyen am-
camın oğlu da gölün ortasına kendisini attı ve ağacın bir tarafını eline ge-
çirdi. Ben onu ağaçla karaya çektim. O beni gölün derin bölümüne çekti.
Nihayet birbirimize yanaşınca bana sarıldı. Biraz çırpındık. Ama ne çare?
İkimiz de suya battık. Kendimi kendisinden kurtarmak istedimse de ya-
pamadım. Artık ölüm, artık boğulma. Öyle ki gören de yok.
Umut kapıları her taraftan kapalı olduğu hâlde kendimizi gölün ke-
narında bulduk. Nefes aldık, yüzümüzü sildik. Yüce Allah’a hamt ve se-
nalar ettik.
İşte umulmayan kurtuluş... Çaresizlerin çaresi Yüce Allah’ın medet
ve yardımı…
Çevresi bozuk, eli dar, kazanç yolları üzerine kapalı, her tarafı ka-
ranlık kimse de olsan gene çalış, çırpın. Kurtuluştan umudunu kesme.
Kriz hâlinde kalp hastası bir göğüs ovalamasıyla, bakarsın ki derin nefes
alır, hayat gülzarına girer.
Yol uzun da olsa yürü, konaklara kavuşacaksın. Ortam karanlık da
olsa çırpın, dünya daima karanlıkta kalmayacaktır. Gecelerden sonra gün-
düzler, soğuktan sonra sıcaklar, kıştan sonra bahar, sıkıntıdan sonra neşe
vardır. Sen ki kaderin önündesin, üzülmeye ne lüzum var?