Basic HTML Version
194
.» ِ
ض ْ
ر َ
لا ي ِ
ف ُ
ءا َ
ضْ
غ َ
ب ْ
لا ُ
ه َ
ل ُ
ع َ
ضوُ
ت َّ
م ُ
ث . ُ
ه َ
نو ُ
ض ِ
غ ْ
ب ُ
يـ َ
ف : َ
لا َ
ق . ُ
هو ُ
ض ِ
غ ْ
ب َ
أ َ
ف
“Yüce Allah (c.c.) bir kulu sevince Hz. Cebrail’i çağırır ve şöyle der:
Şüphesiz Ben filanı severim. Onun için sen de onu sev. Hemen Cibril
(a.s.) onu sever. Sonra, gök ehlini çağırır ve der: Şüphesiz Yüce Allah
(c.c.) filanı sever. Onun için siz de onu seviniz. Hemen gök ehli onu
severler. Ve onun için yerde de kabul bırakılır. (Yerdeki varlıklar da
onu severler.)
Bir kuldan buğuz edince Cibril (a.s.)’ı çağırır ve şöyle der: Şüphe-
siz ben filandan buğuz ederim. Sen de buğuz et. Hemen Cibril (a.s.)
ondan buğuz eder. Daha sonra gök ehline de çağrı yapar. Şüphesiz
Yüce Allah (c.c.) filandan kızar. Siz de ondan kızınız. Sonra onun için
buğuz yerde bırakılır. (yerdekiler ondan kızarlar)”
13
Öyleyse Maveraünnehir’de Şah-ı Nakşibend, Ali Baba Semmasi, Ali
er-Ramiteni, Şeyh Abdulhalık-ı Gucdüvani ve Ahmed-i Yesevi gibi zat-
lar. Ortadoğuda Şeyh Abdulkadir Geylani, Cüneyd-i Bağdadi, Ataullah-ı
İskenderi, Ahmet Bedevi, Ahmet Rufai, Seyyid Sıbğatullah Arvasi, Mu-
hammed Diyauddin en-Nurşini, Muhyiddin-i Arabi, Mevlana Halid, Şehri
Zori, Mevlana Celalettin Rumi, Şeyh Mustafa es-Sisi, Şeyh Ali el-Palevi,
sıddıklık derecesine ulaşan Şeyh Mahmut Sami Ramazanoğlu gibi zatlar.
Diyar-ı Mağripte Ebul Abbas el-Mersi, Şeyh Hasan Şazeli ve Ebu Med-
yen el-Mağribi gibi zatlar ve Hint diyarında Mevlana Cami, Şakik-i Belhi,
Hatem-i Esam gibi zatlar tasavvuf ehliydiler. Hayat çeşmelerinden binler-
ce manaya susamışlar, yararlandılar. Adları baki kaldı, üstadları gibi insan-
lığa ışık tuttular, fazilette örnek oldular. Nice insanlara rehberlik yaptılar.
Zaman ve zeminleri uzak olmakla beraber muhabbetleri gönüllerde
yaşamaktadır. Hayatta oldukları gibi, günde binlerce ziyaretçi türbelerini
ziyaret etmektedirler. Zamanlarında sevilmişler, şimdi de seviliyorlar. Hal-
kın içindeki bu genel sevgi o zatlara keramet olarak yetmez mi? Asırlarca
gönüllerde yaşamaları Yüce Allah tarafından kendilerine ihsan edildiğine
delil olmaz mı ve onlara karşı beslenen bu genel sevgi hadis-i şerifte zik-
redilen ilahi ve semavi sevgiye belirti değil mi?
Ama bunun yanında bazı putperest, hak ve hakikatten uzak, mana ale-
minin değerlerinden mahrum, dünyanın sivri uçları nice icbarlara rağmen
13 Müslim, hadis no 6798
KÜLLİYAT-I SUĞRA