Page 122 - Sugra

121
َني �ق ِفاَن ُم ْلا ُه ّٰللا َب ّذ ِ َ ع ُي ِل 72 ۝ لا ً لو ُه َج ا ًمو ُل َظ َنا َك ُه َّن ِا ط ُ نا َسْن ِْ لا ا َه َل َم َح َو ا َهْن ِم
ط ِ
تاَن ِم ْؤ ُم ْلا َو َني �ن ِم ْؤ ُم ْلا ى َل َع ُه ّٰللا َبوُتـ َي َو ِتا َك ِر ْش ُم ْلا َو َني �ك ِر ْش ُم ْلا َو ِتا َق ِفاَن ُم ْلا َو
73 ۝ ا ًمي �ح َر ا ًرو ُف َغ ُه ّٰللا َنا َك َو
“Gerçekten biz emaneti göklere, yere ve dağlara arz eyledik. He-
men taşımasından çekindiler ve ondan korktular ve insan onu taşı-
dı. Şüphesiz insan çok zalimdir, pek cahildir. (Emanet indirilmiş ki)
Yüce Allah münafık erkekleri ve münafık kadınları, müşrik erkekleri
ve müşrike kadınları azaplandırmak için, mümin erkek ve mümine
kadınların tövbelerini kabul etmek için. Yüce Allah çok (günahları)
örten ve çok (suçlulara) merhamet edendir.”80
193. İnsanda peygamber olabilmesi için dikkate alınan ilk şart emanettir.
Bundan dolayı Peygamber Efendimiz (s.a.v.) gönderilmezden önce emin
(güvenilir) diye anılırdı. Zira hem sözü, hem özü, hem içi hem de dışı ol-
gunluk zirvesinde idi.
194. Aziz ömrünü ki, (dünya hayatında en büyük sermayedir) boşu bo-
şuna harcayan, Yüce Allahın kendisine farz kıldığı vecibeleri ihmal eden
ve nazik bedenini yetenekleri ile insanlığına yakışmayan işlerde ve alanlar-
da harcayan kişi nasıl emin olabilir?
Dini ve dünyevi işleri yaparken usulüne, adabına ve inceliklerine dikkat
etmeyen kimseye nasıl güvenilir?
İbadet ederken umursamadan gaflete dalan, Yüce Allah’ı zikir ederken
vesveselere, ham hayallere kapılan nasıl emin sayılır?
Aile bireylerinin şeref, namus ve iffet gibi değerlerini koruma altına
almayan aile reisi nasıl emin bilinir?
Sosyal hizmetlerde, eğitim ve öğretim alanlarında insani, fikri ve vicda-
ni sahalarda memleketinde yaşayan kavimleri adalete dayalı bütün hayati
noktalarda eşit tutmayan lider nasıl emin ve güvenilir idareci olabilir?
195. Bir kısım evliya (Aliyy-i Parsa gibi) nefeslerine bile hakimdiler;
onları da emanet kabul ederlerdi. Öyle ki içleri gaflet ile bozulmasın, kir-
lenmesin diye nefes aldıkları zaman zikirle alırlardı. Saldıkları zaman hava,
80. Ahzap suresi, ayet 72-73
MEVAHİB