Page 147 - Sugra

Basic HTML Version

146
donanmaktır. Şayet geleceğe yönelik bir kuşkusu olursa çözüm için sorma-
ya koyulmalıdır. (bilmeyecek olacaksanız)
Bilgi edinmenin en doğru, verimli, ulaştırıcı ve kolay yolu hocalardan
sorup, ders almaktır. Hocalarla diyalog kurup, söz teatisinde bulunmaktır.
Çünkü bu yol daha bereketli ve daha güvenilirdir. Bu sekiz noktayı bu
kısa ve mübarek cümleden anlarsak biliriz ki, zekânın inkişafı, zihniyetin
genişliği, muhakemenin güçlülüğü ve düşüncenin derinliği için Kur’an’a
dalmak gerek. Zira Kur’an’ın lafzı mananın denizidir. Herkes dalışına, ka-
lışına ve kabiliyetine göre mana incilerinden nasibini alabilir.
Peygamber (s.a.v.) buyurur:
“Âlim veyahut öğrenci veyahut dinleyici ol. Dördüncüsü olma he-
men helak olacaksın.”
109
Yüce Allah buyurur:
119
۝
َ
ني �
ق ِ
دا َّ
صلا َ
ع َ
م اوُ
نو ُ
ك َ
و َ
ه ّٰ
للا او ُ
ق َّ
تا اوُ
ن َ
م ٰ
ا َ
ني �
ذ َّ
لا ا َ
هـُّ
ي َ
ا �
ا َ
ي
“Ey inananlar! Allahtan korkun ve doğrularla olun.”
110
Bilelim ki, ayet üç önemli noktaya işaret eder; iman, takva ve doğru-
larla oluş. Yine bilelim ki, bir insan bir bahçeyi meydana getirmek isterse
ilk etapta fidanları diker, sonra etrafı tel örgüleriyle, mesela, kapatır ki,
muhafaza kapsamına alınsınlar. Daha sonra üzerlerine su salar ki, genişle-
sinler ve verim versinler. Bu üç şart olmayınca tarımcı çabasından umulan
faydayı, beklenen semereyi alamaz.
İman, usuli tasdik ve cümleler ile fer’i tasavvur ve tekiller ile yeşilimsi
ve senevber renkli kalbin bahçesinde dikilmiştir. Verimlilik çağına kavuş-
tukları an verdikleri meyve her iki cihanın mutluluk ve saadetidir. Bu mut-
luluk ve seadetin meyveleri iç huzur ve dış güvenidir ve bunun da meyvesi
ferdin ve zayıfın korunması, toplumun kenetlenmesi, ittifakı ve hukukun
savunmasıdır… İman böyle şerefli özelliklere, güzel meziyetler ve hayati
faydalara etken olduğundan, imansız kişi görüntüsü ile insandır. Ama ha-
kikati ile dengesiz ve düşüncesiz bir hayvandır.
Öyle ise bu kıymetli iman fidanlarını Yüce Allah’ın emirlerini yerine
109 el-Mekasidü'l-hasene 134/129
110 Tevbe suresi, ayet 119
KÜLLİYAT-I SUĞRA